Araştırma alanları
Archaeology Research Unit
İnsanlık Tarihini ve Eski Uygarlıkların Gelişimini Araştırmak
Altı milyon yıllık süreçte insanın evrimi, dünyanın jeo-kozmolojik sistemini önemli ölçüde değiştirmiştir. Yeryüzündeki kaynakları keşfetmeye devam eden insan, her dönemde değişen yaşam koşullarına uyum sağlamaya devam edebilmiş. Çeşitli teknolojiler ve kültürler geliştirmiş, çağa ve bölgeye bağlı olarak farklı sosyal yapılar oluşturmuş.
İnsanlık tarihi, modern sanayileşmenin ortaya çıkışından sonraki birkaç yüzyıldan ziyade, doğal alanları ve kaynakları kapsamlı bir şekilde kullanmaya başladığı yaklaşık on bin yıl öncesine dayanmaktadır.
Bu uzun tarih, günümüze kadar insanın kendi dünyasını acaba nasıl şekillendirdi? Arkeoloji Araştırma Grubumuz, bu kültürel, teknolojik ve sosyal değişim süreçlerini arkeolojik perspektiften anlamaya çalışmaktadır.
Bu araştırma grubumuz özellikle tarımsal geçim ve gelişmiş kentsel uygarlıklara yönelik erken girişimlerin görüldüğü Güneybatı Asya arkeolojisine odaklanmaktadır.
Japon Anadolu Arkeoloji Enstitüsü ve diğer araştırma kuruluşlarıyla beraber çalışarak aşağıdaki araştırma programlarını yürütmekteyiz.
Şu anda Anadolu’da (günümüz Türkiye’sini ve komşu bölgeleri kapsayan coğrafi alanlar) Japon Anadolu Arkeoloji Enstitüsü ve diğer araştırma kuruluşlarıyla yakın işbirliği içinde aşağıdaki araştırma programlarını yürütmekteyiz.
Erken Dönem Agropastoral Toplulukların ve Neolitikleşme Sürecinin Araştırılması
Neolitik Dönem (kabaca erken-orta Holosen dönemine karşılık gelir), tarımı ve hayvancılığın yanı sıra çeşitli ilgili teknolojilerde kritik bir gelişmeye tanıklık etmiştir. Bu değişim, insan varlığının sosyo-kültürel ve bilişsel doğasında da önemli değişikliklere yol açmıştır. Bu değişim sürecini insan-yeryüzü ilişkileri çerçevesinde incelemek ve nedenlerini anlamak amacıyla, multi-disiplinler (arkeoloji, paleo-çevre, yer bilimleri …) arası çalışmalar yapmayı hedefliyoruz.
Kentsel Toplumlar ve Materyal Kültür Arasındaki Karmaşık Süreçlerin Araştırılması
Holosen’in ortalarında Güneybatı Asya bölgesinde yapılan arkeolojik çalışmalarla farklı sosyal organizasyonlara sahip kültürlerin izleri ortaya çıkmıştır. Bu toplumlar geliştikçe, materyal kültür ve teknolojideki değişimleri açıklamak daha karmaşık hale gelmiştir. Buna ek olarak eski dönemlerde, kentleşme sürecinde bölgesel etkileşimi neler motive etmiş olmalı ya da ne tarz sosyo-kültürel etmenler imparatorluklar gibi daha büyük oluşumlara ve bunların çöküşüne yol açtı? Bu tür sorulara sadece arkeolojik olarak değil, aynı zamanda bilimsel analizlerle paleo-çevresel ve metalürjik verilere dayanarak yeniden ele alınmalıdır.